Sivas İlindeki Folklor Araştırmaları (1927-2002)

Bilindiği gibi folklor, kelime anlamıyla halkbilimi demektir. Aslında halkbilim, ülkemizde bu alanda çalışan beş-on  kişinin dışında yanlış anlaşılmış, bu yanlış giderek konuya ilgi duyanlara da aşılanmıştır. Öyle ki, bugün yaygın kullanışıyla “folklor” denilince sadece “halk oyunları, halk türküleri” ve bunlarla ilgili gösteriler anlaşılmakta, bu folklorculuk modası geniş bir alanda etkisini sürdürmektedir.

Oysa “folklor”, en yalın anlatımla bir ulusun yada belirli bir bölge halkının, bir kentin, bir ilçenin, bir köyün maddi ve manevi alandaki geleneksel kültürlerini ve yaşama biçimlerini bilimsel yöntemlerle derleyen, sınıflayan, çözümleyen, yorumlayan ve son aşamada bir senteze vardırmayı amaçlayan bilim dalıdır.

Eski bir yerleşim yeri olan Sivas yöresi, folklorik özellikler bakımından çok zengin bir konuma sahiptir. Dün olduğu gibi bugün de folklorik özelliklerini korumaktadır.

Daha Cumhuriyet’in ilk yıllarından itibaren Sivas yöresinde  folklor araştırmalarına başlanmış, derleme çalışmaları günümüze kadar aralıksız  sürdürülmüştür.

a. Birinci Dönem(1927-1931):

Bu dönemde masal babası olarak bilinen Eflatun Cem Güney ile Divriği Yağbasan Köyü Muallimi Halil Sami(ÖZEN)’yi görmekteyiz.

1896 yılında Hekimhan’da doğan Eflatun Cem Güney, ilk ve orta öğrenimini Sivas’ta yapmıştır. 1918 yılında Sivas Sultanisi’ni bitiren Eflatun Cem Güney, 1943-1950 yılları arasında Konya, Eskişehir, Kayseri, Sivas, Samsun, Afyon, Kütahya ve İstanbul   Haydarpaşa Liselerinde edebiyat öğretmeni olarak görev yapmıştır. 1950-1961 yılları arasında Topkapı Sarayı Müzesi Müdür Yardımcılığı ve İstanbul Halk Eğitimi Başkanlığı görevlerinde bulunmuştur.[1]

Eflatun Cem Güney’in yazı hayatı, 1 Şubat 1927 yılında yayınlanmaya başlanan “Duygu ve Düşünce Mecmuası” ile başlar. Bu tarih, Sivas’taki folklor derlemelerinin de başlangıcıdır. Duygu ve Düşünce Mecmuasının Sivas dergiciliğinde pek seçkin bir yeri vardır.  Bu seçkinlik, onun muhtevasından dolayıdır. Sivas’taki kültürel faaliyetlere büyük emeği geçmiş olan Eflatun Cem Güney, derginin yazı işleri müdürüdür. Ayrıca mecmuanın her sayısında Eflatun Cem Güney imzasını görmekteyiz. Eflatun Cem’in Duygu ve Düşünce’deki yazılarının büyük bir kısmı folklorla ilgilidir. O yıllarda folklor henüz bakir bir sahadır. Eflatun Cem, daha önce başka mecmualarda, kitaplarda neşredilmiş olanları değil, matbuat için tamamen yerli olan halk edebiyatı ürünlerini yayınlamıştır. Eflatun Cem’in, Duygu ve Düşünce’deki derlemeleri arasında , çeşitli anonim metinlerden(mani, türkü) başka, Emrah, Gevheri, Aşık İbrahim, Sıdkı, Karacaoğlan, Ruhsati,Katibi….mahlaslı  saz şairlerinden  örnekler vermiştir. Duygu ve Düşünce’nin son sayısı(12. Sayı), 30 Ocak 1928 tarihini taşımaktadır.[2]

Eflatun Cem Güney, çalışmalarını daha çok masallar üzerine yoğunlaştırmıştır. Sivas Lisesi’nde çalıştığı yıllarda masal derlemeleri yapmış; “Açıl Sofram Açıl”  adlı kitabıyla dünya çapında üne kavuşmuş; Danimarka Hans Christian Andersen Masal Kurumu’nun “Andersen Payesi Şeref Diploması” (1950) ile ödüllendirilmiştir. “Dede Korkut Masalları”  adlı eseriyle de aynı armağanı ikinci defa almıştır(1960).

Eflatun Cem Güney, Oğlu Çetin Eflatun Güney’le birlikte Mesleki(1953), Erzurumlu Emrah(1955) Ruhsati(1958), Kamili(1958) gibi halk şairlerini de tanıtmıştır.

Folklor ve Eğitim(1966), Folklor ve Halk Edebiyatı(1971) gibi eserleriyle de bu işin teorisyenliğini yapmıştır. Ölüm tarihi olan 2 Ocak 1981’e kadar 62 kitabı yayımlanmıştır.[3]

Divriği Yağbasan köyünde ilk folklor derlemelerini yapan Halil Sami Özen, 1908 yılında Divriği’de doğmuştur. İlk tahsilini bu ilçede yapmış, daha sonra Tokat Askeri Lisesi’nde okumuştur. Sağlık nedeniyle bu okuldan ayrılmış, 1925 yılında Sivas İl Matbaasına mürettip olarak girmiştir.  1927 yılında Sivas İlköğretmen Okulu’nu dışarıdan bitirmiş, aynı yıl Divriği Yağbasan köyünde muallim(öğretmen) olarak göreve başlamıştır.  Uzun bir meslek hayatından sonra Divriği İstiklal İlkokulu Başöğretmeni iken 12 Haziran 1969 ‘da kendi isteğiyle emekliye ayrılmıştır.

Yağbasan köyünde yapmış olduğu folklor araştırmalarını Divriği Yağbasan Köyü Halkiyatı”” adlı bir defterde toplamıştır.  Defter, 1.4.1930 tarihini taşımaktadır. Sivas ilindeki ilk köy folkloru  derlemesidir. Henüz neşredilmemiştir. Halil Sami Özen, daha sonraki yıllarda  İbrahim Aslanoğlu’nun çıkarmış olduğu Sivas Folkloru ve Türk Folkloru dergilerine  de  çeşitli makaleler yazmıştır. .[4]

b.İkinci Dönem(1931-1940):

Bu döneme damgasını vuran en önemli  şahsiyet1930’lu yıllarda Sivas’a gelen Ahmet Kutsi Tecer(1901-1967)dir.Onun Sivas’a gelmesiyle Sivas’taki folklor etkinlikleri büyük bir ivme kazanmıştır. Ahmet Kutsi Tecer, bir folklor ve halk edebiyatı araştırıcısı, şair ve tiyatro yazarıdır. Şöhretini sağlayan ve ismini unutulmazlar arasına katan onun bu folklorcu yönüdür.

Sivas’a geldiği zaman orada folklor ve halk edebiyatımızın canlı bir kaynağına düştüğünü kısa zamanda anladı. Meslektaşı  edebiyat öğretmeni Vehbi Cem(Aşkun) ve müzik öğretmeni Muzaffer(Sarısözen) Beylerle birlikte bu renkli, hareketli, sazlı sözlü aleme daldı. Kısa bir süre sonra da Maarif Müdürü(Milli Eğitim Müdürü) olmuştu. Bütün imkanlarını kullanarak Sivas çevresini halkbilgisi araştırmaları bakımından taradı, tarattı. Halkevleri ve Halkodaları vasıtasıyla bu yöreyi teşkilatlandırdı.

Ahmet Kutsi Tecer, daha ziyade köy temsilleri ve oyunlu türkülerle ilgilenmiştir. Derlemelerini daha sonraki yıllarda Köylü Temsilleri(1940)” adlı bir kitapta toplamıştır.

1930’lu yıllardan itibaren Türk Folkloru’nu ve bu arada Sivas Folkloru’nu araştıran bir kadro varsa, bu, Ahmet Kutsi Tecer’in eseridir.

Ahmet Kutsi Tecer ve arkadaşları 1931 yılında bir ilke imzalarını atmışlardır: “1. Sivas Halk Şairleri Bayramı”.

Sivas Halk Şairleri Bayramı, Ahmet Kutsi Tecer ve arkadaşları tarafından düzenlenmiştir.  5-7 Kasım 1931’de yapılan bu bayrama aşık Veysel’in yanı sıra  saz ustası, aşık ve hikayeci olarak on beş kişi davet edilmiştir. Bu bayramın Sivaslı halk şairleri  üzerinde çok büyük etkileri olmuştur. O güne kadar köyünde ve yöresinde tanınan halk şairleri, daha geniş halk kitlelerine tanıtılmıştır. Halk şairleri bu bayramdan sonra devlet tarafından himaye görmeye başlamış, münevver kitle ile tanışmak imkanını bulmuştur.

Üç gün süren bu bayrama 15 aşık katılmıştır. Bunlar: Aşık Veysel, Revani, Suzani, Aşık Süleyman, Karslı Mehmet, Hikayeci Ağa Dayı, Aşık Müştak, Yarım Ali, Talibi(Coşkun), Yusuf, San’ati, Aşık Ali…gibi halk ozanlarıdır. Bu bayram bize Aşık Veysel ile Talibi Coşkun’u kazandırmıştır…

Ahmet Kutsi Tecer, Aşık Veysel’in tanınmasında büyük bir rol oynamıştır. Onun  Köy Enstitüleri’nde saz öğretmenliği yapmasını sağlamıştır. Aşık Veysel 1941-1946 yılları arasında altı Köy Enstitüsü’nde saz öğretmenliği yapmıştır. Veysel de bu konuda şöyle demektedir: “Ahmet Kutsi Tecer Bey’in yardımı ve delaleti üzerine Köy Enstitüleri’nde bana da görev verdiler. İlk önce Adapazarı Arifiye Köy Enstitüsü’ne gönderildim”. [5]

Ahmet Kutsi Tecer, bununla da kalmamış, Muzaffer Sarısözen’i Sivas’tan Ankara’ya getirip radyo ve konservatuarda görev almasını sağlamıştır.

Sivas Halk Şairleri Bayramı,  diğer illere de örnek olmuştur. Konya Turizm Derneği Başkanı Fevzi Halıcı ve Derneğin gayretiyle 7 Ekim 1966’da üç gün süren I. Konya Aşıklar Bayramı yapılmıştır. Konya Aşıklar Bayramı iyi organize edildiği için sürekli olmuş ve yakın yıllara kadar devam etmiştir.[6]

Bu dönemin ikinci önemli şahsiyeti Muzaffer Sarısözen’dir. 1899 yılında Sivas’ta doğan Sarısözen, sanatçı bir ailenin beş erkek çocuğundan en küçüğüdür. Sivas Sultanisi’nden mezun olan Sarısözen, bir müddet öğretmenlik yapmış, daha sonra İstanbul Devlet Konservatuarı’na devam etmiştir. 5-7 Kasım 1931’de A.Kutsi Tecer’le birlikte “1.Sivas Halk Şairleri Bayramı”nı gerçekleştiren Sarısözen,  bütün hayatını Türk Halk Musikisi’nin temel yapı taşları olan türkü ve halk çalgılarını derlemeye vakfetmiş; 1937-1953 yılları arasında 10.000 civarında türkü ve 10 kadar halk çalgısı derlemiştir. 1953 yılında İzmir, 1954 yılında İstanbul Radyosu’nda “Yurttan Sesler”  topluluklarını kurmuştur. 1967 yılında vefat eden Muzaffer Sarısözen, derlemelerini “Seçme Köy Türküleri, Yurttan Sesler, Türk Halk Musikisi Usulleri” gibi kitaplarda toplamıştır.[7]

Bu dönemde Sivas folkloruna ağırlık veren Adım(1930),İlkiz(1933), Toplantı(1935), Ortayayla(1936),  Yıldızdağı(1937), Dörteylül(1938) gibi dergiler de çıkarılmıştır.

Yine bu dönemde Deliktaş Muallimi Kemal(Gürpınar)’ın Ruhsati adlı makalesi Adım Mecmuası’nda(1931) , Deliktaşlı Ruhsati adlı makalesi de Ortayayla(1937)’da çıkmıştır. Kemal Gürpınar ve Kadri Özyalçın, Şarkışlalı Serdari(1938), Deliktaşlı Ruhsati/2. Kitap(1938) adlı kitapları müşterek olarak hazırlamışlardır. Gürpınar, ayrıca Deliktaşlı Minhaci(1939)’yi de yayımlamıştır.

c. Üçüncü Dönem(1940-1960):

Sivas Folkloru denilince akla gelen ilk isim Vehbi Cem Aşkun’dur. O, Sivas Folkloru’yla bütünleşmiş bir şahsiyettir. Daha sonraki yıllarda Sivas Folkloru’na değerli eserler veren İbrahim Aslanoğlu bu kadrodan yetişmiştir.

 Vehbi Cem Aşkun 1909 yılında Sivas’ta doğmuştur. 1929 yılında İzmir Erkek Öğretmen Okulu’ndan, 1937 yılında Ankara Gazi Eğitim Enstitüsü Türkçe Bölümü’nden mezun olmuştur. 1938 yılında Sivas Ortaokulu’nda göreve başlayan Vehbi Cem Aşkun, 1950-1969 yılları arasında Atatürk Lisesi  Türk Dili ve Edebiyatı öğretmeni olarak görev yapmıştır. 1969 yılında kendi isteğiyle emekliye ayrılan Vehbi Cem Aşkun, bir müddet İstanbul’da yaşamış ve daha sonra tekrar Eskişehir’e dönmüştür. 7 Ocak 1979’da bu şehirde vefat etmiştir.

Çok verimli bir yazar olan Vehbi Cem Aşkun’un  otuza yakın eseri vardır. Bunlardan en önemlisi bugün de güncelliğini koruyan “Sivas Folkloru” adlı eseridir. İki ciltlik bu eserin ilk cildi 1940, ikinci cildi 1943 yılında basılmıştır. Sivas Kongresi(1945 ve 1963), Aşık Ruhsati(1945), Piri Baba(1947), Sivas Şairleri(1948), Sivas Sultanı Kadı Burhaneddin(1964), Halk Edebiyatında Yerme ve Güldürmeler(1973)….yazmış olduğu eserlerden bazılarıdır. Görüldüğü gibi Vehbi Cem Aşkun, folklorun dışında çocuk edebiyatı, tarih, roman, aşık edebiyatı gibi alanlarda da eserler vermiştir.

Vehbi Cem Aşkun, kitap yazmakla yetinmemiş, 1944 yılında “Yayla” adlı bir folklor dergisi de yayınlamıştır. Seçkin imzaların yer aldığı bu dergi 1946 yılına kadar 45 sayı olarak çıkmıştır. 1938 yılında çıkmaya başlayan “4 Eylül “ adlı dergiyi de uzun yıllar yönetmiştir.[8]

Yine bu dönemde Fazıl Oyat, yaptığı derlemeleri “20 Halk Şairi(1948)” adlı kitabında toplamıştır.

d.Dördüncü Dönem: (1960-1991):

Bu döneme damgasını vuran en önemli isim kuşkusuz ki İbrahim Aslanoğlu’dur. İbrahim Aslanoğlu, 1920 yılında Tokat’ta doğmuştur. İlk ve ortaokulu Tokat’ta okuyan Aslanoğlu, 1944 yılında  Sivas İlköğretmen Okulundan mezun olmuştur. İlk görev yeri Siirt’tir.  Askerlikten sonra 1947 yılında Divriği Cumhuriyet İlkokulu’nda  öğretmenlik görevine yeniden başlamıştır. 1963’te Sivas Merkez Çiçekli İlkokulu, 1965’te Gazi Osman Paşa İlkokulu’nda görevine devam etmiştir. 1976 yılında kendi isteğiyle emekliye ayrılmış; 1977 yılında İstanbul’a yerleşmiştir. 1982 yılında Türk Folklor Araştırmaları Kurumu’nun onursal üyesi olan İbrahim Aslanoğlu, 1981 yılında “İhsan Hınçer Türk Folkloruna Hizmet Ödülü” ve yine aynı yıl, “Türk Folklor Araştırmaları Kurumu Ödülü” nü almıştır. Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Senatosu 21 Şubat 1995’te İbrahim Aslanoğlu’na Fahri Doktorluk payesi vermiştir.[9]

İbrahim Aslanoğlu’nun yazı hayatı, 1942 yılında Ankara’da yayınlanan Millet Dergisi’ndeki ilk yazısıyla başlamış, onun ardından Vehbi Cem Aşkun’un 1944 yılında çıkarmaya başladığı Yayla Dergisi ile devam etmiştir. İbrahim Aslanoğlu’nun Divriği’den Sivas merkezine gelmesiyle Sivas folkloru yeni bir ustaya kavuşmuş oldu. İbrahim Aslanoğlu, 30 Ekim 1964’te “2.Sivas Halk Şairleri Bayramı”nı gerçekleştirdi. Tümgeneral Fuat Doğu ve İbrahim Aslanoğlu’nun gayretleri ile gerçekleşen bu bayrama Aşık Veysel(Şatıroğlu), İzzeti(Ali İzzet Özkan), Derdiment(Fatma Oflaz), Feryadi(Mustafa Feryadi Çağıran), Seyit(Seyit Türk), Dertli Haydar(Haydar Tozkoparan), Ali(Ali Akış), Cehdi(Veysel Cehdi Kut), Ali(Ali Tozkoparan) ve Hamid(Hamit Şeker) katıldı. Bu bayram bize Aşık Feryadi’yi, Derdiment’i ve Veysel Cehdi Kut’u kazandırdı. [10]

Aslanoğlu’nun çalışması bunlarla da bitmedi. 1973 yılında Sivas’ta aylık “Sivas Folklorudergisini çıkarmaya başladı. Dergi, 1979 yılına kadar aralıksız sürdü. Sivas’ın folklorik değerlerine yer veren bu dergi 78 sayı çıktı. Bu dergi bir okul gibi çalıştı. Müjgan Üçer, Doğan Kaya, Yavuz Bülent Bakiler, Musa Demirci, Haluk Çağdaş, Faruk Aburşu, Mustafa Birinci, Kutlu Özen, Mehmet Güner Demiray, Emin Kuzucular, İsmail Hakkı Acar, Hüseyin Candan, İlyas Eğe….gibi folklorcular bu okuldan yetişti. İbrahim Aslanoğlu bununla da yetinmedi, 1 Ağustos 1979 tarihinden itibaren, Sivas Folkloru’nun devamı olan “Türk Folkloru”nu çıkardı. 1 Ağustos1979 tarihinden itibaren yayımlanmağa başlanan bu dergi, Şubat 1999’da 95. Sayısına ulaştı.[11]

İbrahim Aslanoğlu’nun, 1973-1999 tarihleri arasında çıkarmış olduğu bu dergiler, Türk folklor araştırmalarının en sürekli dergilerinden biri olmuştur. İbrahim Aslanoğlu, bununla da yetinmedi, Divriği Şairleri(1962), Aşık Veysel(1964-1967), Seyit Türk(1967), Sivas Halk Şairleri Bayramı(1965), Külhaşzade Rahmi(1967), Kul Himmet Üstadım(1976), Yalınkat/Sefil Selimi(1978), Pir Sultan Abdallar(1984), Aşık Veli(1984), Söz  Mülkünün Sultanları(1985), Şah İsmail Hatayi ve Anadolu Hatayileri(1985)… gibi eserlere de imza attı.[12]

Dördüncü dönem, Sivas yöresindeki folklor araştırmalarının en verimli dönemi olmuştur.  Bu döneme damgasını vuran en seçkin isimlerden birisi de Prof.Dr.Sedat Veyis Örnek’tir.  Sedat Veyis Örnek, 1929 yılında Zara’da doğmuştur. İlköğrenimini Zara’da, ortaokulu ve liseyi Sivas’ta okumuştur. 1953 yılında Ankara İlahiyat Fakültesinden mezun olan Örnek, Almanya’daki Tünbingen Üniversitesi’nde dinler tarihi ve etnoloji alanında doktora yapmıştır. Yurda döndükten sonra Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi’nde etnoloji asistanı  olarak görev yapmıştır. 1996 yılında doçent, 1971 yılında profesör olmuştur. 1980 yılında Fakülte’nin Halkbilim Kürsüsü’nü kurmuştur. Ölüm tarihi olan 15 Kasım 1980’e kadar  aynı Fakülte’de öğretim üyesi olarak çalışmıştır.

Etnoloji ve halkbilimi alanında pek çok araştırması vardır. Bu alandaki eserleri şunlardır: Sivas ve Çevresinde Hayatın Çeşitli Safhalarıyla İlgili Batıl İnançlar ve Büyüsel İşlemlerin Etnolojik Tetkiki(1960); 100 Soruda İlkellerde Din, Büyü, Sanat, Efsane(1971);  Etnoloji Sözlüğü(1971); Budunbilim Terimleri Sözlüğü(1973), Türk Halkbilimi(1973); Geleneksel Kültürümüzde Çocuk(1979)”[13]

Yine bu dönemde seçkin eserler veren diğer bir halkbilimcimiz de Prof.Dr.İlhan Başgöz’ dür. 1924 yılında Gemerek’te doğan İlhan Başgöz, 1945 yılında Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nden mezun oldu. Aynı Fakülte’de Prof.Dr. Pertev Naili Borotav’ın asistanı olarak, 1948’de kurulan Türk Folkloru ve Halk Edebiyatı Kürsüsü’nün düzenlediği araştırmalara katıldı. Kürsünün kapatılması üzerin 1952’ye kadar Tokat lisesinde öğretmenlik yaptı. 1953 yılında Ford Vakfı’nın bursuyla Amerika’ya giderek İndiana Üniversitesi’ne öğretim üyesi oldu.1975 yılında profesörlüğe yükseldi ve Amerika Folklor Derneği onur üyeliğine seçildi. 1983’ten sonra bir süre Boğaziçi Üniversitesi’nde Türk Edebiyatı dersleri verdi. 2000 yılında Hacı Bektaş Belediyesi tarafından kendisine “Hacı Bektaş Veli Dostluk ve Barış Ödülü” verildi.

İlk derlemelerini 1947 yılında yaptı. Doğu Anadolu’da Folklor Derlemeleri(1947) bu çalışmanın ürünüdür. Daha sonraki yıllarda Türk Halk Edebiyatı(1952), Köroğlu(1958), İzahlı Türk Halk Şiiri Antolojisi(1968), Karacaoğlun(1978), Aşık Ali İzzet Özkan(1979), Folklor Yazıları(1997), Yunus Emre(1990), Türk Bilmeceleri/3 cilt(1993)…gibi eserleri  yayınlandı. [14]

Yine bu dönemin önemli bir ismi de M.Sabri Koz’dur. 1950 yılında Divriği’de doğan Sabri Koz, 1971 yılında İstanbul Eğitim Enstitüsü Türkçe Bölümü’nü bitirdi. 1990 yılında Anadolu Üniversitesi Türk Dili Bölümü’nden lisans diploması aldı. Kahramanmaraş-Ekinözü’nde başladığı Türkçe öğretmenliği ve yöneticilik görevine İstanbul’da devam etti. 1997 yılında emekli oldu.

Öğrencilik yıllarında folklor ve aşık edebiyatı konularına ilgi duydu. Türk Folklor Araştırmaları, Folklor, Folklora Doğru, Sivas Folkloru, Türk Folkloru, Tarih ve Toplum, Müteferrika, Dünya Kitap, Cumhuriyet Kitap ve Kitap Zamanı gibi dergilerde ve bazı günlük gazetelerde derleme, araştırma ve kitap tanıtma yazıları yayımlandı. Türk Dili ve Edebiyatı Ansiklopedisi, Ansiklopedik Büyük Sözlük, Ana Britannica ve Dünden Bugüne İstanbul Ansiklopedisi’ne alanıyla ilgili konularda bine yakın madde yazarak katkılarda bulundu. “Halk Kültürü”  adlı bir derleme araştırma dizisi çıkardı(1984-1985 yılları arasında 8 sayı). Kırk kadar çocuk kitabı hazırladı. 1986 yılında “İhsan Hınçer Türk Folkloruna Hizmet Ödülü”nü aldı. Eserleri: Nasreddin Hoca’dan Fıkralar(1978), Dalda Durur Elde Durmaz/Bilmeceler(1982), En Güzel Öğrenci Fıkraları(1982) En Güzel Bekri Mustafa ve İncili Çavuş Fıkraları(1983), Nükte ve Fıkralarıyla Ömer Seyfettin(1984), Bilmece Bildirmece(1990), Nasrettin Hoca’ya Armağan(1996)[15]

İbrahim Aslanoğlu’nun yayınlamış olduğu Sivas Folkloru ve Türk Folkloru dergileri, Sivas ilinde yeni bir kadro yarattı. Bu kadroda yer alan folklorcular çok başarılı araştırmalar yaptılar. Değerli eserlere imza attılar.

Bu  kadroda yer alan Müjgan Üçer, 1940 yılında Sivas’ta doğdu. Asıl mesleği eczacılık olmasına rağmen, bütün ömrünü Türk Folkloru’na ve özellikle de Sivas Folkloru’na hasretti.  1963 yılında İstanbul Üniversitesi Eczacılık Fakültesi’ni bitiren Müjgan Üçer, Sivas’ta, mesleğinin yanı sıra, halkbilimi konularına yöneldi. Gelenek, görenek ve inançlar, halk edebiyatı, halk tıbbı, Türk Halk Mutfağı, tıp ve eczacılık tarihi konularında üç yüzü aşkın makale yazdı.Yazıları Türk Kültürü, Sivas Folkloru, Türk Folkloru, Erciyes, Revak, Erdem ve Bilge dergilerinde yayınlandı. 1993 yılında “İhsan Hınçer Türk Folkloruna Hizmet Ödülü”nü aldı. 1997 yılında Sivas  İl Turizm Müdürlüğünce ödüllendirildi.

Türk Folklor Araştırmaları Kurumu, Türk Tıp Tarihi Kurumu ve ÇEKÜL’ün üyesi olan Müjgan Üçer’in yayımlamış olduğu eserler şunlardır: Sivas Halk Mutfağı(1992), M.Mesut Hocaoğlu/Hayatı ve Şiirleri(1993),Nameler/Feyzullah Demiray’ın Hayatı ve Şiirleri(1996), Atalar Sözü Yerde Kalmaz/Sivas’ta Sözlü Gelenek(1998), Divriği’de Mutfak Kültürü/Fatma Pekşen’le birlikte(2001).[16]

Yine aynı kadroda yer alan  diğer bir isim de  Yrd.Doç.Dr.Doğan Kaya’dır.  1951 yılında Sivas’ın Acıyurt köyünde doğan Doğan Kaya, bu kadronun en genç ve en verimli ismidir. Eğitimine Sivas’ta başlayan Doğan Kaya, Sivas Lisesi’ni bitirdikten sonra 1970 yılında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’ne girdi. 1974 yılında bu bölümden mezun olduktan sonra Diyarbakır Dicle Öğretmen Lisesi’nde göreve başladı. 1983 yılına kadar  çeşitli illerde Edebiyat öğretmenliği yaptı. 1983’te  Cumhuriyet Üniversitesi’nin açmış olduğu uzmanlık sınavını kazanarak Halk Edebiyatı  uzmanı oldu.  1988’de Yüksek Lisans’ını, 1991’de doktorasını yaptı. Aynı yıl Folklor Araştırmaları Kurumu tarafından “İhsan Hınçer Türk Folkloruna Hizmet Ödülü/91”nü, 24 Aralık 2001’de MOTİF Halk Oyunları Eğitim Derneği Gençlik Kulübü’nin “Halkbilim Araştırma ve Teşvik Ödülü”nü aldı. İLESAM, Türkiye Yazarlar Birliği ve Folklor Araştırmaları Kurumu üyesi olan Kaya, halen Cumhuriyet Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nde öğretim üyesi olarak çalışmaktadır.

Doğan Kaya’nın bugüne kadar 18 kitabı yayımlanmıştır. Kitaplarının başlıcası şunlardır: Aşık İsmeti(1984), Ruhsati’nin Uğru ile Kadı Hikayesi(1985), Şairnameler(1990), Aşık Ruhsati Bibliyografyası(1992), Mahmut ile Nigar Hikayesi Üzerine Karşılaştırmalı Bir Araştırma(1993), Aşık Minhaci(1994), Sivas’ta Aşıklık Geleneği ve Aşık Ruhsati(1994), Aşık Sefil Selimi/Çobanın Can Pınarı(1996), Aşık Zakiri(1996), Sızırlı Aşık Hasan/Coşari(1997),Sivas’ta Aşıklık Geleneği(1998), Aşık Ruhsati(1999), Acıyurtlu Halk Şairleri(1999), Halk Hikayeleri/1(M.Sabri Koz’la birlikte)/2000, Aşık Edebiyatı Araştırmaları(2000), Aşık Veysel/Hayatı-Sanatı-Şiirleri/Uğur Kaya ile birlikte/, Folklorumuzda Beddua Söyleme Geleneği ve Türk Halk Şiirinde Beddualar(2001), Bir Destan Kahramanı Mehrali Bey(2001)[17]

Daha çok alan çalışmasıyla tanınan Kutlu Özen, 1940 yılında Divriği’de doğdu.İlk ve ortaokulu Divriği’de okudu. 1959 yılında Sivas İlköğretmen Okulu’ndan, 1965 yılında Ankara Gazi Eğitim Enstitüsü Edebiyat Bölümü’nden mezun oldu. 1983 yılında Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Türk Dili Bölümü’nde okutman olarak göreve başladı. Halen bu görevini sürdürmektedir.

1973 yılında İbrahim Aslanoğlu’nun teşviki ile halkbilimi araştırmalarına başladı.Derlemeleri Sivas Folkloru, Türk Folkloru, Erciyes, Tarla, Halay, İçel Kültürü, Gülpınar, Halk Kültürü, Türk Folklorundan Derlemeler,Türk Folklor Araştırmaları, Güneyde Kültür, Revak, Folklor/Edebiyat, Cem…gibi dergi ve yıllıklarda yayımlandı.

1980 yılında Folklor Araştırmaları Kurumu’na üye oldu. 1982 yılında “İhsan Hınçer Türk Folkloruna Hizmet Ödülü”nü aldı. 1988 yılında İLESAM üyesi oldu.

Yayımlanmış ilk eseri “Güldane/Aşık Feryadi(1983” olup sırasıyla Sivas ve Divriği Yöresinde Eski Türk İnançlarına Bağlı Adak Yerleri(1966), Abdülvehhab Gazi ve Gaza Arkadaşları/1966(Dr.Necati Demirle birlikte), Aşık Feryadi/1966(Kadir Pürlü ile birlikte), Divriği Evliyaları(1977), Aşık Veysel(1988)  ve  Sivas Efsaneleri(2001”adlı  kitapları yayımlanmıştır.

Yavuz Bülent Bakiler ve Musa Demirci, Sivas Folkloru’nun ilk sayılarında daha çok batıl inançlar ve adak yerleri üzerinde durmuşlardır. Şair ve yazar M.Güner Demiray , Gemerek folkloru üzerinde çalışmıştır. Tarihçi yazar Necdet Sakaoğlu, daha çokDivriği yöresinin gelenek ve görenekleri üzerinde durmuştur. Sakaoğlu’nun Divriği’de Ev Mimarisi(1978) adlı eseri maddi kültürümüzün önemli bir bölümünü tanıtan örnek bir çalışmadır. Sivas Folkloru kadrosunda yer alan İsmail Hakkı Acar, derlemelerini Zara Folkloru (1975) adlı bir kitapta toplamıştır. Acar’ın ayrıca “Bilmece Bildirmece” adlı bir çalışması daha vardır.

e. Yakın  Dönem(1991-2002):

Bu dönemde daha çok halk şairlerini tanıtan eserler yazılmaya başlanmıştır. Yakın dönemin  folklorcuları şunlardır:

Ahmet Özdemir:Sivas Halk Hikayeleri Geleneği(/Lisans tezi/1975), Aşık Serdari, Cönklerden Günümüze Halk Şairlerimiz(1992), Folklor Penceresi(1993)

Adnan Mahiroğulları: Dünden Bugüne Zara(1999)

Alparslan Ayral: Tabibi, Kul Coşkun,Aleni, Zeyneli…

Fikri Karaman: İpsile Tozanlı Doğanşar(1993), Sivas Doğanşar Folkloru(1993), Sivas Doğanşar İlçesi ve Köyleri Belgeseli(2000)

Kadir Pürlü: Feryadi, Ali Dayı, Talip Kılıç, Kapı Güzeli(Aşık İsmeti

Ali Şahin(Canozan): Noksani ve Seyit Yalçın

Ergin Doymuş: Her Yönüyle Kangal(1999)

Uğur Kaya: Sivas Halay Ezgileri(2000), Aşık Sefil Selimi(2001)

Kubilay Dökmetaş: Notalarıyla Uzun Havalarımız(1996), Türkülerimiz ve Hikayeleri(1996)

Doğrudan halk bilimle ilgilenmese bile Dr.Ahmet Turan Alkan’ın “Altıncı Şehir(1992)” adlı şehir monografisi Sivas folklorundan kesitler vermektedir.

Genç araştırmacıların SRT ve SİPAS gibi yerel televizyonlarda hazırlamış oldukları “halk ozanları”na yönelik programlar, Kadir Pürlü’nün hazırlamış olduğu “Celal Oğlan ve Feryadibelgeselleri geniş bir seyirci topluluğu tarafından ilgiyle izlenmektedir.

Sivas, 25 Şubat 2001


[1] İbrahim Aslanoğlu, Eflatun Cem Güney, Sivas Folkloru, Sayı:20-21, Mart- Nisan 1981, s.3; Türk Dili ve Edebiyatı Ans., C:3,Dergah Yay., s.415

[2] Nazım Hikmet Polat, Duygu ve Düşünce Mecmuası, Revak/91, Sivas 1991, s.15-16

[3] İbrahim Aslanoğlu, Eflatun Cem Güney, Sivas Folkloru, Sayı:20-21, Mart- Nisan 1981, s.3; Türk Dili ve Edebiyatı Ans., C:3,Dergah Yay., s.415

[4] Kutlu Özen, Divriği Yağbasan Köyü Muallimi Halil Sami’nin Sivas İlinde İlk Köy Folkloru Araştırması(1927-1931), Halk Kültürü, 19841/1, s.103-112

[5] Kutlu Özen, Aşık Veysel, Sivas 1998,s.58

[6] Vecihi Timuroğlu, Ahmet Kutsi Tecer, İş Bankası Yay. Ankara 1980; Kutlu Özen, Ahmet Kutsi Tecer,Sivas(Kültür-Sanat), Sayı: 4, Temmuz 1989, S.23-27

[7] Kutlu Özen, Ölümünün 20. Yıldönümünde Muzaffer Sarısözen,Anadolu Gazetesi(Sivas), 22-23 Ocak 1983

[8] Kutlu Özen, Vehbi Cem Aşkun, Sivas(Kültür-Sanat),Sayı:3, Haziran 1988, s.23-28

[9] Müjgan Üçer, Hocamız Dr.İbrahim Aslanoğlu’nun Ardından,Erciyes, Sayı:226, Ekim 1996, s.17; Kutlu Özen, İbrahim Aslanoğlu,Sivas(Kültür-Sanat), Sayı:2, Kasım 1987, s.26-28

[10] Kutlu Özen, 2. Sivas Halk Şairleri BayramıSivas Milli Eğitim Müdürlüğü Eğitim Bülteni, Sayı:3, 24 Kasım I983, s.21-24.

[11] ; Müjgan Üçer, Hocamız Dr.İbrahim Aslanoğlu’nun Ardından,Erciyes, Sayı:226, Ekim 1996, s.17; Kutlu Özen, İbrahim Aslanoğlu,Sivas(Kültür-Sanat), Sayı:2, Kasım 1987, s.26-2

[12] Müjgan Üçer, Hocamız Dr.İbrahim Aslanoğlu’nun Ardından,Erciyes, Sayı:226, Ekim 1996, s.17; Kutlu Özen, İbrahim Aslanoğlu,Sivas(Kültür-Sanat), Sayı:2, Kasım 1987, s.26-28

[13] Kutlu Özen, Ölümünün 10. Yılında Sedat Veyis Örnek, Milli Kültür, Sayı:90, Kasım 1991, s.24-25

[14] İhsan Işık, Türkiye Yazarlar Ans., Ankara 2001,  S.162

[15] Kutlu Özen, Sivas 1998 İl Yıllığında Yer Almayan Sivaslı Şair, Yazar ve Sanatçılar, Revak/99,  s.51-52

[16] Kutlu Özen, Müjgan Üçer,Sayı:192, Erciyes, Aralık 1993, s.4-

[17] Kutlu Özen arşivi.