Bizim kuşak mı değişti yoksa bizden sonra gelenler mi?  Bizim kuşağın değişmesine imkan yok, Bizden sonra gelenler de  geçmişle ilgilenmiyor.

Bugünlerde ayrılan  ayrılana  her gün bir yolcunun salası veriliyor.…Cenaze namazından sonra  ilk toprak atılıyor. “Toprağı bol olsun” deniliyor. Toprağı bol olsun ne demek. Sağlıklarında mal mülk edinenler  öbür dünyada toprağı ne yapacaklar…Ölüp gidiyorlar, giderken bile mal  mülk derdindeler. Neymiş efendim toprağı bol olacakmış…

Sağlıklarında analarına babalarına bir bardak su vermeyenler kova kova su döküyorlar.  Bu gelenek de yeni çıktı. Abdülvehhap Gazi’nin mezarlığına tüneyenler çoluk çocuk su kavgası ediyorlar. Hiç birinin aklına Fatiha okumak gelmiyor. Geçen yıl İzmir’de bir yakınımın mezarını ziyarete gitmiştim, Herkes bir şeyi parsellemiş. Bir kısmı Yasin okuyor, bir kısmı çiçek satıyor, bir diğeri lokma döküyor, her biri bir kazancın peşinde.  Her şey pazarlanıyor. !…

Aralarında  iş bölümü yapmışlar , kavgasız gürültüsüz geçinip gidiyorlar. Pastanın en büyük bölümü cenaze namazı kıldıranlara düşüyor. Sonra mevlit okuyanlarla, şeker dağıtanlara ve bir de sela verenlere.

 Cenazenin kimliği  verilen seladan anlaşılıyor. Eğer sela tekrar tekrar verilmişse, ölenin kimliği ağır ağır söyleriyorsa bu zengin cenazesidir. Bazı cenazelerde cemat kadar hoca efendi bulunuyor. Bu adet de yeni çıktı. Din adamları ile  erbab-ı  ticaret sahipleri koltuk mesafesinde…koltuk Hatırlarsınız, bir yerin açılışında herkesin elinde  bir makas bulunuyor. Herkes  birbirleri ile yarış halinde…Açılış konuşması yapanlar ayrı, dua edenler ayrı. 

Cenaze namazı kılmaya gelenler koyu bir sohbet içinde. Son dualarını değil son dedikodularını yapıyorlar. Varsın yapsınlar. Ben sağlığımda söylemiştim “Fatiha “ okumasını bilmeyenler cenazeme gelmesin. Cenazemde stadyum kalabalığı istemiyorum, birkaç kişi gelsin yeter. Bir oyuncu, bir hakem, bir  düdük….Er kişi niyetine